Corn & Black Beans Salad (Misir ve Siyah Fasulye Salatasi)

 

Amerika'ya geldigimden beri gerek Amerika mutfagindan gerekse Meksika mutfagindan bircok lezzet tattim. Iclerinden bu nasil bir tat diye tuhafima giderek yedigimde oldu cok begenerek yedigimde. Bugun sizlere Amerika mutfagina ait cok begendigim ve misafirlerime yaptigimda onlardan tam not aldigim harika ve cok pratik bir salata tarifi vermek istiyorum. Bu salatayi gecen yil esimin okulundan bir ogretmen arkadasi ile birlikte yapip yemis ve cok keyifli birgun gecirmistik. Tarifte sadece bir iki ufak degisiklik yaptim. Sizde benim gibi degisiklik sevenlerdenseniz ve herzaman misafire farkli lezzetler sunmaktan hoslananlardansaniz iste bu tarif tam sizlere gore.

 

Denemek isteryenlere simdiden kolay gelsin...

 

Malzemeler

• 1 buyuk kutu konserve siyah fasulye
• 1 kutu konserve misir
• 2-3 adet domates
• 4-5 adet yesil sogan yada 1 adet orta boy kuru sogan
• 2-3 adet yesil biber (Amerika'daki arkadaslar benim gibi jalapenos biber kullanabilirler)
• 2-3 adet avakado
• 1 demet kisnis (Dogu taraflarinda asotu olarak bilinir. Amerika'da da cilantro diye gecer)
• Yarim limon
• Siviyag
• Kimyon, tuz

Yapilisi

 

Konserve siyah fasulye ve misiri yikayip suzun ve salata yapacaginiz kaba alin. Sonra kup kup dogradiginiz avakado ve domatesleride uzerine ekleyin. Domates olarak isterseniz minik cherry domates kullanabilirsiniz. Zaten orjinali cherry domates yada grape domatesle yapiliyor. Ama ben buyuk domates kullanip onlari dogramayi tercih ettim. Sirasiyla dogradiginiz sogan, yesil biber ve bir demet (bolca) kisnis yani asotunu da salataya ekleyip tuz, kimyon , siviyag ve siktiginiz yarim limon suyunuda ekleyerek guzelce karistirin. Iste salataniz servise hazir.

 

Afiyet olsun...

 

Yine gecen haftaki misafir davetimden bir iki masa resmi eklemek istedim...

 

EKMEK

 

 Amerika'da en buyuk sorun helal ekmek bulamayisimiz. Buldugumuz ekmeklerinde tatlarinin kotu olmasindan dolayi (tatlimsi bir tatlari var) ekmek yapmak bizlere dusuyor malesef. Bugunku ikinci tarifimde ekmek tarifi olacak anlayacaginiz uzere. Turkiye'dekiler gereksiz bulabilirler bu tarifi ancak inanin biz gurbetciler icin mukemmel bir ekmek tarifi cok ama cok gerekli.

 

Bu tarifi ilk Amerika'ya geldigimde esimin kuzeninin esi Sureyya'dan almistim. Kendisine bu lezzetli tarif icin yrica tesekkur ederim. Kendimce tarifi biraz farkli yorumlayarak Turkiye'deki firinlarda satilan ekmekleri aratmayacak kadar lezzetli bir sonuc elde ettim cok sukur. Gurbetci arkadaslariminda benim gibi ekmek ozlemi cektiklerini bildigimden tarifi cok zaman gecmeden yayinlamak istedim. Umarim sizlerde cok seversiniz.

 

Yapacaklara simdiden kolayliklar diliyorum...

 

Malzemeler

• 6 su bardagi un
• 4 tatli kasigi toz maya
• 2 tatli kasigi tuz (tepelemeden)
• 2 tatli kasigi toz seker (tepelemeden)
• 5 yemek kasigi sivi yag yada zeytinyagi
• 3 su bardagi ilik su

Yapilisi

 

Tum malzemeleri karistirarak hamurunuzu yogurun. Eger ekmek yapma makineniz varsa hamuru makinenize yogurtursaniz daha guzel sonuc alirsiniz. Yoksa elinizde cok iyi yogurmalisiniz cunku isin puf noktasi hamurun iyi yogurulmasinda. Ekmek yapma makinenizde de pisirebilirsiniz ancak benim gibi ekmegin disini daha cok seviyorsaniz benim yontemimi oneririm. Hamurunuzu iyice yogurduktan sonra mayalanmasi icin en az 30-45 dakika bekleyin. Hamurunuz mayalandiktan sonra unladiginiz tezgahin uzerine tum hamuru alin ve hamuru bir defa daha mayasini almak icin yogurun. Eger mayanin gazini alirsaniz cok daha iyi sonuc alirsiniz. Havasini aldiginiz hamuru 4 esit parcaya bolun. Kucuk yapmak izterseniz daha da bolebilirsiniz ancak 4 parca ideal oluyor. Herbir hamur parcasina ekmek sekli verin ve tepsiye koyup yeniden mayalanmasi icin yarim saat dinlenmeye birakin.  Resimde gordugunuz gibi ben Turkiye'deki ekmekler gibi sekil verdim ancak sizler istediginiz sekli verebilirsiniz.

 

  

Ekmekler mayalandiktan sonra asagidaki resimdeki gibi kabarmis olacaklar.

 

 

 

Kabaran ekmeklerimizin uzerine bicak yardimiyla sirf sekil amacli bir cizik atin.

 

 



 

Pismeye hazir ekmeklerimizi firina veriyoruz ve firinin dusuk ayarinda (350 F- 175°'de) iyice kizarana kadar pisiriyoruz.

 

Firini onceden isitmayin cunku firin isinirken ekmekleriniz biraz daha mayalaniyor ve daha lezzetli oluyor.

 

Simdiden kolay gelsin...

 

 

 

 

 

KISIR

Sizlere cok ama cok lezzetli bu kisir tarifini vermek icin sabirsizlaniyordum. Ancak olculu yapmam gerektiginden biraz uzamisti. Dun agirladigim Amerika'li misafirlerimin bahanesiyle bu lezzetli kisiri hazirladim. Gurbette kisirlarimin icine kuru nane ve bazi baharatlar katmam nedeniyle bayagi populer olmustum. Ozellikle Amerika'lilarin ovgusuyle surekli karsilasiyordum. Benim kisirlarimda guzeldi ancak bu tarifi ogrendikten sonra asil favorim bu kisir oldu acikcasi. Tam benim damak zevkime goreydi. Eminim denedikten sonra sizde cok seveceksiniz. Bu tarifi benim gibi gurbetci olan arkadasim Kuaybe'den almistim. O da baska gurbetci arkadas Sueda abladan. Bu muthis lezzetle tanistirdiklari icin ikisine de ayri ayri cok tesekkur ediyorum. Ben bir iki ufak degisiklik yaparak yayinliyorum bu lezzetli kisir tarifini.

Simdiden kolay gelsin herkese...

 

Malzemeler

• 2 su bardagi kisirlik bulgur
• 1.5 su bardagi su
• 1 yemek kasigi domates salcasi
• 1 yemek kasigi biber salcasi (yoksa 2 yemek kasigi domates salcasi da kullanabilirsiniz)
• 1 adet kuru sogan
• Orta boy 2-3 adet domates
• Maydanoz
• Yesil Sogan
• 1 adet limon
• Siviyag
• Tuz, kimyon, kuru nane
 

Yapilisi

Bir tavada kup kup dogradiginiz soganlari iyice kavurun. Pembelesince biber ve domates salcasini ekleyin. Biraz kavurduktan sonra uzerine 1.5 su bardagi suyu dokun. Bu asamada suun icine bolca kimyon ve birazda tuz ekleyin. Su kaynayinca ocagi kapatip suyun icine 2 su bardagi bulguru dokup karistirin ve agzini kapatip demlenmeye birakin.

 

Demlendikten sonra bulguru bir kaba alin uzerine siviyag, bolca kuru nane ve bir adet limon suyunu ekleyip elinizle guzelce yogurun. Uzerine kup kup dogranmis domates, bolca dogradiginiz maydanoz ve yesil soganlari ekleyip guzelce karistirin. Kisiriniz servise hazir.

 

Dilerseniz nar eksisi ekleyebilirsiniz.

 

Afiyet olsun...

Dunku misafirlerime hazirladigim masamdan da fotograf eklemek istedim. Masalarin bos hallerinin fotograflarini daha cok seviyorum. Boylece insanlara masa duzeni, uyum, konsept vs acisindan guzel fikirler verilebilir diye dusunuyorum...

Bugun benim en ozel gunum...

 

Hani hayatinizda bazi insanlar vardir ya onlar herzaman cok ozel yerdedir. Maddi anlamda hicbirsey yada hicbiri onlarin yerlerini dolduramaz.  Iste bugunde benim o cok ozel yerimde olan cok ozel insanin bana lutfedildigi gun. Bugun benim onun tabiriyle "diger yarim"in yani benden iki yas buyuk ablamin dogum gunu. O bana sadece abla degil yar, yaran, dost, sirdas, es, en onemlisi de baba yadigari. Babam vefat etmeden once bizi hazirlarcasina surekli "ben oldukten sonra ablanizi babaniz bilin, o ne derse yapin" derdi sanki olecegini biliyormuscasina...

Ablam, gozumun nuru, cefakarim benim. O zamanlar bile babamin yoklugunu aratmamak icin sonradan icine atmanin cezasini migren olarak odemesine ragmen hep dimdik ayakta durdu. Sirf biz baba yadigarimizi yikilmis gorup de yikilmayalim diye. Universite ucuncu siniftayken onu ziyarete gittigimde odasina benim resimlerimi asmis ve beni tanitmadigi kimse kalmamisti. Herkes beni en ince ayrintisina kadar taniyor ben ise daha da bir gururlaniyordum. Adim Guler ama o bana hep Gul derdi. Sonra bakti ki herkes Gul demeye basladi hemen degistirerek Gulum demeye basladi. Ona ozel oldugumu bilmek ve bana bildirebilmek icin. Bizim cefakarimiz hala ugrasir, cirpinir kardesleri icin omzuna yuklenen o yukun hakkini eda edebilmek adina. Annemle ayri, benim haricimde olan iki kizkardesimle ayri... Bizim dertlerimizle yatar, kalkar, dilinde hep dua, gonlunde hep izdirap vardir onun. Biz mutluysak mutludur o. Biz uzgunsek o gece sabahlamis ruyalarinda bizimle ugramistir o. Hep titrer, korkardi benim birgun vefasizlik edip ona eskisinden daha az deger verecegimden. Haksizda sayilmazdi hani boyle dusunmekte. Ben onun kadar yurekten yasayip da gosteren biri degildim cunku. Evet onun bu korkusuna binaen imtihani olarak ona karsi bir donem vefasizlik etsemde Rabbim tekrar dogru yolu bulmami nasip etti hamdolsun. Neyse...

Hani kelimeler yetmez derler ya anlatmaya benim kelimelerim hic yetmez ki onu anlatmaya... Cok uzatip sizi siktim belki ama gercekten benim ne kadar sansli oldugumu bilmenizi istedim. Benim onun icin ne kadar degerli oldugumu bildigim gibi onun da benim icin o kadar degerli oldugunu birkez daha bilmesini istedim. Blogumda bu ozel insana yer vermek istedim tipki gonlumde verdigim en ozel yer gibi. Allah'im herkese boyle guzel, hayirli ablalar, kardesler nasip etsin ins. Ablama da yuvasinda esi ve cocuklariyla birlikte huzur, mutluluk ve tum guzellikleri nasip etsin.

 

Seni cok seviyorum emektarim, iyiki varsin, iyiki bana lutfedilmissin. Hasretle opuyorum...

Yaprak Manti (Hinkal)

Ilk hangi tarifi yazacagimi bende en az sizin kadar merak ediyordum dogrusu. Aslinda paylasmak istedigim o kadar cok tarif vari ki ancak ben genelde olcu kullanmadigim icin bir turlu yazamiyorum. Sizlere daha faydali olabilmek adina bildigim tarifleri artik olcerek yapiyorum ve buda zaman aliyor haliyle.

Ilk tarifim annecigimin biricik elleriyle yaptigi ve bizimde bayilarak yedigimiz dogu yoresinde hinkal diye bilinen yaprak manti. Cok pratik ve lezzetli bu tarifi hic uzatmadan vermek istiyorum.

Denemek isteyenler garanti verebilirim ki hic pisman olmayacaksiniz...

Malzemeler

Hamur Icin       

• 3 su bardagi un
• 1 tatli kasigi kadar tuz (tepelemeden)
• 1.5 su bardagi su

Uzeri Icin     

• 1 kase yogurt
• 3, 4 dis sarmisak
• tereyagi
• 1 kucuk boy sogan

Yapilisi

Oncelikle hamurumuzu guzelce yoguralim. Daha sonra hamuru iki parcaya ayiralim ve her parcayi normal etli mantida oldugu gibi oklava yardimiyla acalim.

 

 

Actigimiz hamuru resimdeki gibi karelere ayirdiktan sonra yapismasin diye unlayarak bir tepsiye alalim. Hamurlari pisirmeden once tereyagini bir tavada eritin ve icine kup kup dogradiginiz soganlari koyarak guzelce kavurun. Kisik ateste hamurlar pisene kadar soganlari kavurabilirsiniz. Daha sonra ayni etli manti haslar gibi kaynayan tuzlu suya yavas yavas kestigimiz hamurlarimizi  dokelim ve bir taraftan hamurlar yapismasin diye karistiralim. Pisen hamurlarimizi suzerek servis edecegimiz kaplara yada benim gibi tek bir kaba alalim.

Suana kadar ben misafirlerim icin denemedigimden esimle ortak yiyebilecegimiz tek kaba aliyorum. Hazir olan hamurumuzun uzerine sarimsakli yogurdumuzu dokelim ve onun uzerine de tereyagli soganlarimizi gezdirerek sicak sicak servis edelim. Verdigim olcuden dort kisilik yaprak manti oluyor. Hemen belirteyim ki biz bunu ana yemek olarak yiyoruz ve yanina herhangi birsey yapmiyorum.

Yapmak isteyenlere simdiden kolay gelsin ve afiyet olsun...

Kucuk Dunyam'a Hosgeldiniz!...

Boyle bir baslikla merhaba demek istedim. Aslinda cok uzun zaman oldu blog acali. 2011 yilinin Eylul ayinda acmisim blogumu ama bir turlu baslama cesareti bulamamistim bugune kadar. Yakin cevremin blog acmam icin surekli uyarmalari ve Rabbim'im ikinci kez anneligi nasip etmesi olmasa sanirim daha uzunca bir sure hatta belki de hic baslayamayacaktim yazmaya. Insallah bundan sonra yaptigim ve yapacagim seyleri paylasmak ve bir nevi blogu ileride cocuklarimla birlikle bakip hatirlayacagim bir nevi (sanal) gunluk niyetine kullanmak niyetim. Bakalim neler arsivleyecek, nelere sahit olacak bu blog.

Suanda 3 yasinda dunya tatlisi bir oglusum var hamdolsun. Bekarken surekli uc tane kizim olsun isterdim hatta annem bana surekli kizardi; "kiz kiz deyip durma benim gibi dort tane kizin olur" diye. Cunku biz dort kiz kardesiz. Tabi benim uc kiz hayalim daha ilk cocukta suya dusmustu bile. Ama ona kavustuktan sonra ne kadar sukretsem azdi Rabbime. Suanda ikinci hamileligimi yasiyorum hamdolsun ve bir kizimiz olacak ins. Bu aralar onun tatli telasi var evimizde. Son 8 haftanin icine girmis bulunuyoruz. Bugun boyle bir baslangic yapmak istedim sirf blogumda bir adim atmak adina. Bundan sonra daha sik gorusuruz umarim. Eger isterseniz sizi de tatli telaslarima, benim kucuk dunyama ortak etmek isterim.

Herkese kucak dolusu sevgiler...